Dil ve Konuşma Terapisine Kaç yaşında Gidilir ? Terapi için Önkoşul Beceri Aranmalı Mıdır ?
Dil ve Konuşma Terapisi; Dil, konuşma, iletişim, ses, yutma ve beslenme problemleri olan çocuk ve yetişkinlere, bu problemleri aşmalarına yardımcı olabilecek çeşitli terapi yöntem ve tekniklerin uygulanması yoluyla bu kişilerin yaşam kalitelerinin yükseltilmesidir.
Dil ve Konuşma Terapisti (DKT); dil, konuşma, ses ve yutma bozukluklarının tanı ve terapisinde uzman olan ve insan iletişimini bilimsel olarak inceleyen özerk meslek uzmanıdır (Topbaş, 2009). DKT’ler, bebeklik döneminden yaşlılık dönemine kadar insan yaşamının her anında, iletişimi sekteye uğratacak ve insan yaşam kalitesini düşürecek tüm iletişim ve yutma sorunlarının önlenmesi, tanılanması ve müdahalesinde etkin rol alır.
Türkiye’de DKT’ler; hastane, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezi ve özel kliniklerde çalışmaktadırlar. Bu yerlerde; gecikmiş konuşma, artikülasyon bozukluğu, fonolojik bozukluk, apraksi, afazi, dizartri, kekemelik, hızlı-bozuk konuşma, yutma bozuklukları, ses bozuklukları, beslenme bozuklukları, otizm ve yaygın gelişimsel bozukluklar, işitme engeline bağlı oluşan dil ve konuşma bozuklukları, dudak-damak yarığına bağlı oluşan dil ve konuşma bozuklukları, sendromlara bağlı olarak gelişen dil ve konuşma bozuklukları ve okuma-yazma güçlükleri yaşayan bireylerin tanı ve müdahale süreçlerinin planlamasında aktif görev almaktadırlar.
Dil, insanların iletişimde bulunmak amacıyla geliştirdikleri bir anlaşma aracı iken konuşma ise, sözlü dilin seslerle ifade edilme biçimi ve eylemi olarak tanımlanmaktadır (Konrot, 2003, s.53). İletişim ise; dil ve konuşmayı da kapsayan, kişiler arasında sözel veya sözel olmayan (jest-mimik) yollarla bilgi alışverişidir. Bir çocuk eğer başkalarının söylediklerini anlamakta (alıcı dil) veya duygularını, düşüncelerini yeterli düzeyde sözel olarak aktarmakta (ifade edici dil) güçlük yaşıyorsa o zaman bu bir dil bozukluğudur. Dil bozuklukları, bilinen belirli bir nedene sahip olmayan alt grupları kapsayan gecikmiş dil veya gelişimsel dil bozukluğu (özgül dil bozukluğu) olabileceği gibi; zihinsel yetersizlikler, nörolojik problemler ve işitme engeli gibi belirli bir nedene bağlı olarak gelişen dil bozukluğu da olabilir.
Diğer yandan eğer bir çocuk konuşma seslerini doğru veya akıcı bir şekilde üretmekte zorluk yaşıyorsa o zaman bu bir konuşma bozukluğudur. Konuşma bozuklukları, ses, konuşma sesi bozuklukları, akıcılık ve motor konuşma bozukluklarından oluşmaktadır. Dil ve konuşma bozuklukları çocuklarda birbirinden ayrı olarak veya birlikte de görülebilmektedir.
Dil ve Konuşma Terapistine ne zaman gitmelisiniz?
Çocuğunuz,0-6 ay arasında;
Oral keşif yapmıyorsa,
Göz ilişkisi kısıtlıysa-hiç yoksa,
Çevredeki seslere irkilmiyorsa-yönelmiyorsa,
Çocuğunuzun sosyal gülümsemesi yoksa,
6-12 ay arasında;
Babıldamıyorsa,
İsmine tepki vermiyorsa,
Çevreye ilgisi yoksa,
Ortak dikkat kurmuyorsa,
İletişime geçme çabası yoksa,
Nesneleri veya isteklerini işaret etmiyorsa,
İhtiyaçlarını ifade etmek için iletişim kurmuyorsa,
Jestleri kullanmıyorsa (bay bay yapmak, alkış, öpücük yollama),
12-15 ay arasında;
10 kelimeden az kelimesi varsa,
Nesne sürekliliği yoksa (İlgilendiği bir nesneyi onun görebileceği şekilde saklamanıza rağmen bulmaya çalışmıyorsa),
İsmi söylenen veya işaret edilen resimlere/nesnelere bakmıyorsa,
Spontane olarak nesneleri vermiyorsa veya göstermiyorsa,
Ünsüz-ünlü/ünlü-ünsüz hece kombinasyonları yapmıyorsa (baba-mama-dede-meme…),
Sözel veya fiziksel taklit etme çabası yoksa,
Basit yönergeleri anlamıyor ve yerine getirmiyorsa,
18.aylık;
İletişim-etkileşim güçlüğü yaşıyorsa,
En az 20 kelimesi yoksa (ünlemler dahil),
Tek basamaklı yönergeleri anlamıyorsa-yerine getirmiyorsa,
Basit soruları anlamıyorsa (Bu ne? Nerede?), işaretle ya da sözcükle cevap vermiyorsa,
24 aylık;
İletişim kurma güçlüğü varsa,
Vücut bölümlerini bilmiyorsa,
Yaklaşık 200-300 sözcüğü yoksa,
2 sözcüğü bir araya getirip basit cümleler kurmuyorsa,
Konuşması yabancılar tarafından %50 anlaşılmıyorsa,
Sembolik oyun oynamıyorsa (-mış gibi oyun),
Sözcükler yerine hareketlerle iletişim kuruyorsa,
Kim? sorusunu anlamıyorsa, işaretle de olsa cevap vermiyorsa,
İstenilen nesneyi göstermiyor veya vermiyorsa,
Ben, Sen, O gibi zamirleri anlamıyor veya kullanmıyorsa,
Sözel veya fiziksel taklit etmiyorsa,
İki aşamalı yönergeleri anlamıyorsa,
Ne-Kim-Nedir-Nerede ile başlayan sorular sormuyorsa,
36 aylık;
400-500 kelimesi yoksa,
3 aşamalı yönergeleri anlamıyorsa (Örn; ‘Kumandayı al, babana götür sonra yanıma gel.’),
Resimleri veya renkleri eşleyemiyorsa,
Sorulduğunda adını söyleyemiyorsa,
İsteklerini işaretlerle veya tek sözcükle ifade ediyorsa,
Cümleleri kurarken ekleri kullanmıyorsa ya da yanlış kullanıyorsa,
Algısı iyi olmasına rağmen kelimeleri üretmekte zorlanıyorsa,
Konuşması yabancılar tarafından %75 anlaşılır değilse,
En az üç kelimeli cümle kurmuyorsa,
Zamansal/mekânsal kelimeleri (içinde/dışında, önce/sonra) anlamıyorsa,
Sorulan soruları anlamıyorsa, soruları tekrar ediyorsa,
4 yaş;
Konuşma anlaşırlığı %90 altında ise,
Yaklaşık 1000 kelimeyi anlayıp söylemiyorsa,
4-5 kelimeden oluşan cümleler üretemiyorsa,
Benimki, seninki gibi zamirleri kullanmıyorsa,
Yapım eklerini, çekim eklerini kullanmıyorsa,
5N1K sorularını sorup anlamıyor ve/veya yanıtlayamıyorsa,
Neden-Sonuç ilişkisi kuramıyorsa,
5 yaş;
İletişimi başlatmakta, sürdürmekte ve sonlandırmakta zorlanıyorsa,
Halen üretemediği ses (harf) varsa,
5-6 kelimeli uzun cümleler kurmuyorsa,
Konuşması %100 anlaşılmıyorsa,
Sözcük dağarcığında 1000'den fazla kelimesi yoksa,
Geçmiş zaman, gelecek zaman ve şimdiki zaman arasındaki farkı bilmiyorsa,
Hikayeler anlatamıyorsa,
Olay sıralaması yapamıyorsa,
Sosyal etkileşimde problem yaşıyorsa,
Sorulan sorulara uygun cevap vermiyorsa,
Verilen yönergeleri takip etmekte zorluk çekiyorsa,
Okul çağı çocuğu;
Okuduğunu anlamıyorsa,
Bağlama uygun konuşmuyorsa,
Okuma-yazmada güçlük yaşıyorsa,
Sınıfta, yönerge takibinde güçlük yaşıyorsa,
Sesleri birbiri yerine söylüyor veya yazıyorsa,
Tüm bunların yanı sıra, çocuğunuz;
Prematüre doğduysa,
Serebral palsili doğduysa,
Dudak-damak yarığı ile doğduysa,
Otizm tanısı aldıysa,
Down Sendromluysa,
İşitme kayıplıysa,
Kekeleyerek konuşmaya başladıysa,
Çok hızlı ya da çok yavaş konuşuyorsa,
Ses kısıklığı varsa,
Sadece aile üyeleri ya da birincil bakıcılarla iletişim kuruyorsa,
Emme problemi yaşıyorsa,
Beslenme problemi (çiğneme, gıda seçiciliği, yemeği reddetme, çok uzun sürede çok az yeme, yiyeceği dışarı atma, yemek yerken veya yedikten sonra sık sık boğaz temizleme veya öksürme, yiyeceklerin ağızdan akması, belli yapıdaki yiyecekleri reddetme) yaşıyorsa,
Yutma problemi yaşıyorsa, en erken dönemde bir Dil ve Konuşma Terapisti’nden değerlendirme talep ediniz.
Yetişkin bireylerde ise;
Kaza-travma-inme sonrası konuşmada problem oluştuysa,
Nörodejeneratif hastalık tanısı aldıysa (Parkinson, Alzheimer, MS hastalıkları…),
Ses Bozukluğu yaşıyorsa (Polip, nodül, ses teli paralizisi…), en erken dönemde bir Dil ve Konuşma Terapisti’ne başvurmanız önemlidir.
Terapi sürecine başlamak için, problemin üzerinden belli bir süre geçmesine ya da çocuğun öncelikle bazı becerileri edinmesine gerek yoktur. Aile problemi fark ettikten hemen sonra terapiste başvurmalıdır ve terapist de terapi sürecine en erken dönemde başlamalıdır. Bazı Dil ve Konuşma Terapistleri, söz öncesi dönem becerilerini (Ortak dikkat, sıra alma, taklit, göz ilişkisi…) çalışmak istemeyebilirler. Bu durumda, öncelikle bu becerileri edinmeleri için çocuğu Özel Eğitim Öğretmenine ya da Ergoterapiste yönlendirebilmektedirler. Fakat olması gereken; çocuğun, ‘söz öncesi dönem becerilerini çalışan bir Dil ve Konuşma Terapistine yönlendirilmesidir. Uzmana başvurmanıza rağmen, belli bir süre beklemeniz gerektiği ya da çocuğun öncelikle bazı becerileri kazanması gerektiği söyleniyorsa lütfen farklı bir Dil ve Konuşma Terapistine başvurun. Dil ve Konuşma Terapisti, çocuğun sözel dili anlamasını ve ifade etmesini standardize testler yardımıyla ölçecek, çocuğun çevresiyle iletişimini doğal ortamda değerlendirecek, gelişimi etkileyebilecek faktörleri belirleyerek gerekiyorsa seans planlaması yapacak ya da aileye ne yapmaları konusunda danışmanlık hizmeti verecektir. Çocuğun problemini tüm boyutlarıyla anlayabilmek için ilk değerlendirmede çocuğun medikal, sosyal ve gelişimsel öyküsüne de ihtiyaç duymaktayız. Bu nedenle değerlendirmeye gitmeden önce; bir psikiyatrist muayenesi, kulak-burun-boğaz hastalıkları uzmanı muayenesi ve nörolog muayenesine gitmek süreci hızlandırmak adına önemlidir. Değerlendirmeye giderken daha önce yapılan ve güncel muayene ve değerlendirmelere dair raporların yanınızda bulundurulması da önemlidir.
Terapi için önkoşul beceri aranmalı mıdır?
Ülkemizde Dil ve Konuşma Terapisinin yeni bir meslek alanı olması, toplumda olduğu gibi ilişkili sağlık mesleği elemanları tarafından da tanınırlığının istenilenden düşük olmasına sebep olmaktadır. Bu durum dil ve konuşma bozukluğu yaşayan bireyin erken tanı ve müdahalesi için gerekli yönlendirmede engel oluşturabilmektedir. Fakat; dil, konuşma ve iletişim bozuklukları, kişinin akademik ve sosyal yaşamında dezavantajlı durumda olmasına sebep olabilmektedir, dolayısıyla çocuk veya yetişkinlerde yukarıdaki problemlerden bir veya birden fazlası teşhis edildiyse, teşhisten hemen sonra ve “herhangi bir önkoşul beceri gözetmeksizin” mutlaka bir Dil ve Konuşma Terapistine başvurun. Bazı uzmanlar tarafından (dil ve konuşma terapistleri, özel eğitim öğretmenleri, psikiyatristler, çocuk uzmanları, çocuk gelişim uzmanları, ergoterapistler, fizyoterapistler vs.), ailenin erken dönemde başvurmasına rağmen;
Öncelikle dil terapisi alsın,
Öncelikle özel eğitim alsın,
Öncelikle ergoterapi alsın,
Öncelikle fizik tedavi alsın,
Öncelikle masa başı otursun/dikkati gelişsin/algısı gelişsin/göz teması artsın vs…,
Kekeleyerek konuşmaya başladı ama henüz çok yeni, 6 ay geçsin,
Bu çocuk henüz çok küçük 3/4/5 yaşına kadar bekleyin,
Babası/amcası/dayısı/teyzesi/halası/abisi de geç konuştu, o da konuşur,
Kreşe gönderin konuşur ve algısı da açılır ya da kreşe gönderin 3 ay düzelmezse terapiste gidin,
Yabancılardan utanıyor o yüzden sadece ailesiyle konuşuyor, gibi yorum ve yönlendirmeler yapılabiliyor. Bu yorum ve yönlendirmeler doğru değildir. Örneğin; 5 yaşındaki özel gereksinimli bir çocuğun henüz kelime üretmediğini, duyusal problemlerinin olduğunu ve davranış problemlerinin olduğunu düşünelim. Bu profildeki bir çocuğun, problem davranışı olduğu için öncelikle sadece özel eğitim alması demek, çocuğun duyusal ve iletişim becerilerindeki güçlükleri görmezden gelmek demektir. Nitekim; bu çocuktaki problem davranışın sebebi, iletişim becerilerindeki sınırlılıklar veya duyusal problemler de olabilir. Ayrıca, en erken dönemde müdahale alınması gerektiğini vurgulamamıza rağmen, 5 yaşında henüz kelime dahi üretmeyen bir çocuğun destek almasını ertelemek süreci zorlaştırmaktan öteye gitmeyecektir çünkü 0-6 yaş dil edinimi için kritik dönemdir ve kritik dönem aşıldıktan sonra süreç çok daha zorlaşmaktadır. Bu durumda olması gereken, bu çocuğun özel eğitim-dil ve konuşma terapisi-ergoterapi desteğini eşzamanlı almasıdır. Başka bir örnek verecek olursak; 3 yaşında kekeleyerek konuşmaya başlayan bir çocuğu, yaşı küçük diye 3-6 ay bekletmek, çocuğun kekemeliğe karşı olumsuz duygu-tutum oluşturmasına sebep olabilecektir. Bu da terapi süreci için istemediğimiz bir durumdur. Özetle; çocuğun yaşadığı güçlük/bozukluk her ne ise ‘en erken dönemde’ müdahale edilmelidir. Aksi durumda aile, mutlaka ilgili alandan farklı bir uzmana başvurmalıdır.
Bunların yanı sıra, bazı uzmanların kendi alanı dışında değerlendirme yapabildiğine şahit olabiliyoruz. Bir uzmanın kendi alanı dışında değerlendirme yapması mümkün değildir, her alanın kendi uzmanı vardır ve her uzman kendi alanında bir değerlendirme yapabilir. Başvurduğunuz uzmanın, ilgili alanın uzmanı olduğundan emin olun; bunun için başvurduğunuz uzmanın diplomasını görmeyi talep edebilirsiniz.
Özel gereksinimli bireylerde çoğu zaman multidisipliner (farklı uzmanların kendi uzmanlık alanlarından yararlanarak birlikte çalışmaları) bir yaklaşım gerekir. Terapi sürecinde çocuğa destek veren uzmanlar birbirleriyle iletişim halinde olması gerekir. Uzmanların iletişim halinde olmadığı durumda, destek aldığınız uzmanlardan bunu talep edebilirsiniz.
Esra ÖLMEZ
Dil ve Konuşma Terapisti
Komentar